Anayasa Mahkemesi (AYM), 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün basın danışmanı Ahmet Sever, eski Sanayi ve Teknoloji Bakanı, AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, “Ak trol yönetiyor” sözleri nedeniyle para cezasına çarptırıldı. Kararın açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı hak ihlali olarak değerlendirildi. Yargıtay, HAGB kurumunun uygulanmasından kaynaklanan müdahalelerin hukuka uygunluk kriterini karşılamadığını belirterek, “ifade özgürlüğü hakkının” ihlal edildiği sonucuna vardı.
T24’ün haberine göre Abdullah Gül’ün basın danışmanı olduğu dönemi anlatan bir kitap yayınlayan Sever, bir gazeteciye verdiği röportajda sosyal medyada “Ak trol” olarak nitelendirilen grubun yönlendirildiğini söyledi. o dönemde Recep Tayyip Erdoğan’ın danışmanı olan Varank tarafından. Varank’ın şikayeti üzerine hakaret davası açılan Sever’e 10 bin 620 lira para cezası verildi, ardından mahkeme HAGB kararı verdi. Sever, HAGB kararlarına itiraz yolu olmadığı için Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu.
‘HAGB KEYİFLİ MÜDAHALEYE ENGEL OLAMAZ’
Anayasa Mahkemesi benzer başvuruları bu dosyayla birleştirerek karara bağladı. Yargıtay, Varank’ın şikayeti üzerine açtığı hakaret davasında Sever’in para cezasına çarptırılmasını ve HAGB kararının ifade özgürlüğünün ihlali olduğunu değerlendirdi. Yargıtay kararında, “Mevcut sistemde kamu gücünü kullanan organların keyfi müdahalelerini HAGB kurumunun kendisi engelleyemez, devam eden temel hak ve özgürlük ihlallerini ortadan kaldırmada yetersiz kalan bir sistem vardır ve bu Anayasa Mahkemesi, HAGB’ın uyguladığı diğer tüm dosyaların esasına girdi.Tek tek incelemek yerine yeni sonuçlara yol açmayacak şekilde yasal düzenlemeler yapılması gerektiği belirtildi. önceki örnek kararların yeni ihlallerin önlenmesi ve ihlale yol açan yasal düzenlemelerin gözden geçirilmesi amacıyla TBMM’ye gönderildiğine dikkat çekildi.
‘YASAL DÜZENLEME GEREKLİ’
Kararda, HAGB kurumunu oluşturan mevzuatın bir bütün olarak başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin her zaman ihlallerine yol açan yapısal sorunlar içerdiği ve yapılan yorumlarla bu sorunları ortadan kaldırmanın mümkün olmadığı belirtildi. yargı organları tarafından, yasama organı tarafından da yasal düzenlemeye ihtiyaç olduğu açıklanmıştır. Mevcut durumda, HAGB ile ilgili olarak başvurucuların anayasal hak ihlallerini ilk derece mahkemeleri ve Yargıtay’ın engelleyemediği kaydedildi ve ” HAGB kurumunun uygulanması yasallık kriterini karşılamamaktadır”.
Kararın bir nüshası, başvuranlar aleyhindeki yargılamanın yenilenmesi ve ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması amacıyla ilk derece mahkemelerine gönderilmiştir. Kararı pahalıya mal eden Sever, kararın başvurudan 7 yıl sonra verilmesini ve tazminatın ödenmemesini eleştirerek, “dolayısıyla ifade özgürlüğünü ihlal eden kararı” memnuniyetle karşıladığını belirtti.
